Yoksulluk ve ekonomik eşitsizlikle mücadelede negatif gelir vergisi
Özet
Gelir dağılımı, yeterince akademik araştırma konusu olmamasına karşın insanların en çok ilgi gösterdikleri ekonomik sorunların başında gelmektedir. Bu ilgi hem üst, hem de alt gelir gruplarına yönelik olup, insanlar aynı zamanda gelirin dağılımından daha büyük bir pay almanın mücadelesini de sürdürmektedir. Bu mücadelenin varlığı doğal olmakla birlikte, bunun toplumsal düzeni sarsmayacak bir biçimde sürdürülmesi, gelir dağılımında çok büyük eşitsizliklerin olmamasına ve gelir dağılımında alt tabakalarda yer alan bireylerin en azından temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek kaynaklara sahip olmasına bağlıdır. Negatif gelir vergisi, bu ikinci koşulun sağlanmasında kullanılabilecek etkin bir araç olma potansiyeline sahiptir. Devletler gelir dağılımını arzulanan bir yapıya kavuşturmak için vergiler ve kamu harcamaları başta olmak üzere çeşitli araçlar kullanmakta iseler de bunların etkinliği oldukça sınırlı kalmakta ve ekonomide çarpıtıcı etkiler ortaya çıkarmaktadırlar. Negatif gelir vergisi ise bu mahzurların pek azını bünyesinde taşıyan ve gelişmiş ülkelerde olduğu kadar gelişmekte olan ülkelerde de uygulanma şansı olan, hatta ülkenin kalkınma sürecini hızlandırabilecek bir araçtır. Ülkemizde eşitsizlik ve yoksulluk sorunlarını ortaya koyarak negatif gelir vergisinin bu iki soruna bir çözüm oluşturup oluşturamayacağını tartıştığımız çalışmamızın ilk bölümünde eşitsizlik ve yoksulluk konuları tanım ve ölçüm sorunları açısından değerlendirilmektedir. Eşitsizlik ve yoksulluk karşısındaki politikaların temelini oluşturan bölüşümde adalet, sosyal refah devleti gibi kavramlar ikinci bölümde ele alınmıştır. Üçüncü bölümde gelir dağılımını değiştirmede kullanılabilecek alternatif araçlar ve negatif gelir vergisi incelenmiştir. Uygulama bölümünde ise ülkemizdeki gelir dağılımı (1994 için) ortaya konmuş, bu verilerle eşitsizlik ve yoksulluk ölçütleri hesaplanmıştır. Uygulama bölümü, ülkemizin gelir dağılımı veri alınarak bir negatif gelir vergisinin uygulanması ile oluşacak gelir dağılımının bulunması ve bunun daha önce kullandığımız eşitsizlik ve yoksulluk kriterleri kullanılarak değerlendirilmesiyle son bulmaktadır.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/9771
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [109]