Türk silahlı kuvvetleri mensuplarına ilişkin tazminat hukuku ve uygulaması
Özet
Türk Silahlı Kuvvetlerinin askeri şahıs statüsünde olan personelinin cismani eza ve ölüm hallerinde alacakları tazminatlar bazı özel kanunlar ve genel hükümler çerçevesinde düzenlenmiştir. TSK personelinin tazminat hakları öncelikle 2330 sayılı Nakti Tazminat Kanunu, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 2629 sayılı Uçuş Paraşüt Denizaltı Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanunu gibi kanunlar ile düzenlenmiştir. Bu kanunlar ile sağlanan tazminat miktarları hak sahiplerince yeterli bulunmaz ise genel hükümler çerçevesinde açılacak dava ile tazminat talebinde bulunabilmektedirler. Tazminat talebiyle TSK personelinin ve hak sahibi yakınlarının dava açabilecekleri yetkili ve görevli tek mahkeme Askeri Yüksek İdare Mahkemesidir. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi tazminat taleplerini genel hükümler ve kendi içtihatları doğrultusunda ele alıp incelemektedir. Kurulduğu yıldan bu yana uygulamalarını incelediğimizde, AYİM'nin sorumluluk kavramını gerek kusur sorumluluğunu gerekse kusursuz sorumluluğunu ele alışı ve işleyişi düktrine uygun ve geliştirici niteliktedir. Özellikle kusursuz sorumluluk yaklaşımı oldukça ileri bir düzeydedir. AYİM'nin tazminat hesaplama yöntemi de halihazırda adliye ve idare mahkemelerinde uygulanan yöntemlerden farklı bir şekildedir. AYİM'nin hesaplama yöntemi, geçici bir süre askerlik hizmeti yapan asteğmen, er ve erbaşlar için farklı, sürekli görev yapan muvazzaf dediğimiz perseoneli için farklıdır. AYİM hesaplama yöntemini belirlerken yılların birikimi ile kendine özgü prensipler oluşturmuştur. Bu prensipler zararın başlangıç anına ilişkin olabildiği gibi ''felaketin özlenir hale getirilmemesi'' gibi tazminatın sınırlandırılmasına da ilişkin olabilmektedir. AYİM'de en çok işlenen tazminat şekli destekten yoksun kalma tazminatı olmasına rağmen, farazi destek tazminatına yer verilmemiş olması ilginçtir. Fakat istisnai olarak farazi destek tazminatı konusunda hak sahibi asker kişilerin adli mahkemelerde dava açabileceği kanaatindeyiz. Sonuç olarak AYİM'nin kurulduğu yıldan bu yana, TSK personelinin tazminatları ile ilgili uygulamaları ve içtihatları ile haklarını fazlasıyla sağlayıcı bir tutum izlediğini ve idare hukukunu geliştirici gayret içerisinde olduğunu söyleyebiliriz.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/7744
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [69]