Türk hukukunda telif hakları ve vergilendirilmesi
Özet
Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi, fikir ve sanat eserlerine verilen önem ve onlara tamnan teşvik ve korumalarla doğrudan ilgilidir. Ülkemizde de Gelir Vergisi Kanununun 18. maddesindeki istisna hükmü ile bu teşvik ve korunma sağlanmaya çalışılmıştır. Ancak bu istisna hükmü, bugüne kadar çıkartılmış tüm vergi kanunlarıyla birlikte değişikliğe uğramıştır. Bu durum, uygulamada karışıklıklara ve belirsizliklere yol açmıştır. Türk Vergi Sistemimizde yer alan vergi türlerine göre telif hakları ile ilgili uygulamalara baktığımızda; Gelir Vergisi Kanununun 18. maddesinde, serbest meslek kazançlarında istisna başlığı ile fikir ve sanat eserlerinden elde edilen hasılata sınırsız olarak istisna getirilmiş bulunmaktadır. Kurumlar Vergisi Kanununa baktığımızda ise, kurumlar vergisi mükellefi olan tam veya dar mükellef kurumların, bilançolarının aktifine kayıtlı olan telif haklarının satılması, devri, temliki veya kiralanması suretiyle elde edilen hasılat kurum kazancı olarak vergiye tabii tutulmaktadır. Katma Değer Vergisi Kanununda ise, eser meydana getirme faaliyetlerinin, mutat ve sürekli bir şekilde yapılması gerçek usulde katma değer vergisi mükellefiyetini gerektirnıektedir. Arızi nitelik taşıyan faaliyetler ise katma değer vergisinin konusuna girmeyecektir. Veraset ve intikal vergisi Kanununda ise, veraset yoluyla veya sair surette, bedelsiz bir şekilde mal, yada telif hakkı iktisap edenler (Veraset ve intikal Vergisinden muaf olanlar hariç), iktisap ettikleri malları bir beyanname ile ilgili vergi dairesine bildirmekle yükümlüdürler.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/9797
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [109]