Uluslararası belgeler karşısında 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu ve Türkiye'de kamu görevlileri sendikacılığı
Özet
Kamu görevlileri sendikacılığı, tüm dünyada, işçi sendikacılığına oranla daha geç başlayan ve bazı ülke örnekleri istisna kabul edildiğinde işçi sendikacılığı kadar gelişme gösteremeyen bir süreçtir. Bunun nedeni, sendikalaşması söz konusu olan kitlenin statüsü ve verdigi hizmetin niteliğidir. Ancak, sadece bu durum ileri sürülerek kamu görevlilerini insan haklarından sayılan sendika hakkından mahrum bırakmak sosyal devlet anlayısı ile bağdaşmamaktadır. Tüm bunlar göz önüne alındığında, konunun hassasiyeti ön plana çıkmaktadır. Uluslararası insan hakları sözleşmelerine de konu olmuş sendika hakkı, muhakkak ki kamu görevlilerinin özellikleri göz önüne alınarak bazı sınırlamalar olmak kaydıyla, ancak tamamen yasakçı bir tutum güdülmeden tanınmalıdır. Bahsedilen sendika hakkı, tam anlamıyla toplu pazarlık ve toplu pazarlık sonunda grev hakkını da içeren bir sendika hakkı olmalıdır. Kamu görevlileri sendikacılığı birçok yönüyle isçi sendikacılığından farklı olup bu yönüyle ayrıca incelenmesi gereken bir konudur. Bu çalışmada kamu görevlileri sendikacılığı hem sendikalaşması söz konusu kitlenin statüsel farklılığı göz önünde bulundurularak, hem de sendikal anlayısın gerekleri ön plana çıkarılarak ayrım gözetilmeksizin değerlendirilmeye çalısılmıstır. Bu çerçevede çesitli ülkelerdeki durum incelenerek Türkiye’deki kamu görevlileri sendikacılığı ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu değerlendirilmiştir.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/7803
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [69]