4857 sayılı İş Kanunu kapsamında iş güvencesi ve işe iade düzenlemesi
Özet
İş güvencesi ve işe iade kavramları ülkemiz açısından iş hukukunun ve çalışma hayatının en önemli konularından biridir. 4857 sayılı iş Kanunu Türk endüstri ilişkilerinde ve çalışma hayatında çok önemli değişiklikleri beraberinde getirmiştir. İş güvencesiyle amaçlanan, iş sözleşmesinin her ne şart altında olursa olsun devam etmesi olmayıp, işçinin işine hiçbir zaman değil, sadece keyfi olarak son vermelerin ortadan kaldırılması veya en azından belli şartlara bağlanmasıdır. İşçinin, kendisi ve ailesinin tek geçim kaynağı olan ücret gelirinden yoksun kalması konunun önemini bir kat daha arttırmaktadır. İş hukukunun işçiye sağladığı hakların kullanılabilirliği iş güvencesi düzenlemelerinin varlığına bağlıdır. Bu çalışmamızda iş güvencesi ve işe iade düzenlemesi 3 yıllık süreç içinde değerlendirilerek yasal boyutu incelenecektir. İş güvencesi sağlamaya çalışan işe iade düzenlemesi ülkelerin pek çoğunda özellikle işyeri sendika temsilcileri, hamile kadınlar ve ayrımcı muameleye tabi tutulan işçiler için yasal bir zorunluluk olarak görülmüştür. Diğer bir deyişle mutlak anlamda işçi işine iade edilmektedir. Ülkemizde uygulanan şekliyle, işçinin işe iadesini zorunlu tutmayan ve işverenin insiyatifine bırakan işe iade düzenlemesinde, genellikle maddi tazminata hükmedildiği görülmektedir. Gerçek anlamda "işe iade" kavramı 4857 sayılı iş Kanununun 21. maddesi uyarınca işçinin işe iadesinde işverene seçim hakkı vermesi nedeniyle uygulanması pek mümkün gözükmemektedir.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/7794
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [69]