Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorYakut, Esra
dc.date.accessioned2019-10-20T19:33:13Z
dc.date.available2019-10-20T19:33:13Z
dc.date.issued2012
dc.identifier.issn1300-2864
dc.identifier.urihttp://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRNek1EZzBOQT09
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11421/18778
dc.description.abstractYol kesip, mal alma, çevreye ve insanlara zarar verme Şeklinde tanımlanabilen eşkıyalık suçunun İslâm hukukundaki cezası, ölüm, el-ayak kesilmesi ve sürgün biçimindeki had cezalarıdır. Bu cezalar, işlenen suçun niteliği ile bağlantılı olarak değişebilmiştir. Nitekim eşkıyalık suçu işleyen kişi, yol kesip mal almadan ve kimseyi öldürmeden, sadece etrafa korku saldıysa sürgünle cezalandırılmıştır. Adam öldürmenin cezası ise ölümdür. Bir İslâm devleti olan Osmanlı Devleti'’nde de eşkıyalık suçu için aynı cezalar uygulanmıştır. Zaman zaman halkın korkuları nedeni ile Şahitlik yapamadığı durumlarda ise eşkıyalık suçunun ispat koşullarında eksiklikler yaşanmıştır. Bu koşullarda kürek ve kalebendlik gibi çeşitli tazir cezalarına başvurulmuştur. Burada amaç, had cezaları ile cezalandırılamayan suçluları ağır tazir cezaları ile cezalandırıp İslah etmektir. Bu calışma XVI. yüzyılın sonlarından itibaren artan eşkıyalık olayları bağlamında, uygulanan cezalandırma yöntemlerini incelemektedir.en_US
dc.description.abstractPunishments against the crime of banditry, which included highway robbery, and any harassment that caused damage to people and property, are classified under Islamic Law as unacceptable behavior or hadd (transgression), and punished by way of execution, cutting hand and/or foot or exile. Such punishments could change according to the nature of the crime committed. When the crime of banditry aimed only to intimidate people or threatening them without actual robbery or physical damage, the punishment was usually sending into exile. Execution was reserved for the cases of murder. The Ottomans generally followed the Islamic precedence in cases of banditry which seems to have increased during the late 16th century. Proof of these crimes was difficult to ascertain, however, in those cases where the population was reluctant to testify against the bandits. In such cases, various discretionary punishments (tazir) like hard labor or forced service in a fort (kalebentlik) were meted out. The purpose in this case was to punish and rehabilitate criminals by means of severe discretionary penalties whenever the stronger penalties could not be applied. This article examines such practices in the Ottoman Empire in terms of banditry.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectBeşeri Bilimleren_US
dc.subjectOrtak Disiplinleren_US
dc.titleOsmanlı hukukunda bir suç olarak eşkıyalık ve cezalandırılmasıen_US
dc.title.alternativeBanditry as a crime and its punishment within Ottoman Lawen_US
dc.typearticleen_US
dc.relation.journalKebikeç İnsan Bilimleri İçin Kaynak Araştırmaları Dergisien_US
dc.contributor.departmentAnadolu Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, Hukuk Tarihi Anabilim Dalıen_US
dc.identifier.volume0en_US
dc.identifier.issue33en_US
dc.identifier.startpage21en_US
dc.identifier.endpage34en_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US]


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster