Dilthey'ın İnsani/Tinsel Dünyada Shakespeare'i Konumlandırması ve Unutulan Tarihselliği Oluşturma Çabasına Bir Örnek Olarak Macbeth
Özet
Felsefe tarihine baktığımızda birçok felsefecinin edebi metinlerden birçok şekilde yararlandıklarını görürüz. Shakespeare’in eserleri ve bu eserlerden bir tanesi olarak Macbeth de, felsefecilerin düşüncelerinin somutlaşabilmesinde kullanıl-mıştır. Bu makalede Dilthey’ın düşüncelerinde Shakespeare’in genel olarak nasıl yorumlandığı üzerinde durulacaktır. Dilthey’ın insani/tinsel dünyada Shakespeare konumlandırmasından yola çıkılarak bu konumlandırma belirli kavramlar çerçevesinde açımlanmaya çalışılacaktır. Örnek oluşturması açısından yeri geldiğinde Macbeth’in bu kavramlar çerçevesinde nasıl yorumlanabileceği gösterilmeye çalışılacaktır. Dilthey’a göre Shakespeare’in eserlerinde toplum konu edinilmez ve karakterler de toplum tarafından belirlenmez. Bu durum Shakespeare’in eserlerinde tarihselliğin olmadığına yeterli sebebi oluşturur. Bu sebeple karakterlerin içinde bulunduğu toplum okuyucu tarafından ancak dolaylı olarak çıkartılabilir. İşte bu dolaylı çıkarıma örnek olabilmesi açısından Macbeth Bergson’un kapalı toplum ve kapalı ahlak kavramlarından yola çıkılarak da araştırılacaktır. Böylesi bir deneme Macbeth’e tam olarak bir tarihsellik kazandıracak olmasa da en azından bu eserde aslında orada olan ancak üstü kapalı olan toplumun ortak değerlerini, karakterlerin eylemlerinin topluma bağlı olabilecek olası sebeplerini anlamamıza az da olsa yardımcı olabilecektir. When we look at the history of philosophy we see that many philosophers made use of the literary works. Shakespeare's dramas and Macbeth as one of them have been used by philosophers in the concretization of their thoughts. This paper aims at showing how Shakespeare was interpreted generally in Dilthey's thoughts. Moving from Dilthey's placement of Shakespeare in the human world, this placement will be explicated in the light of certain concepts. In order to form an example, the way Macbeth can be interpreted in the light of these concepts will tried to be demonstrated. According to Dilthey, society is not a subject matter in Shakespeare's plays and characters are not determined by society. This constitutes a sufficient reason for the inexistence of historicism in Shakespeare's plays. That is the reason why the society the characters live in can only be deduced indirectly by the reader. In order to be an example of this indirect deduction, Macbeth will also be explored in the light of Bergson's concepts closed society and closed morality. Such a trial will not bring a historicism to Macbeth completely. Nevertheless, this will help us in understanding the common values of the society which is there implicitly and in understanding the possible reasons of the actions of the characters dependent on society.
Kaynak
Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe DergisiCilt
0Sayı
8Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TmpjNE5EazU=https://hdl.handle.net/11421/14155